İÇ SESİNİZİ DEĞİŞTİRİN

Yeni bir yıla giriyoruz, kötü hissettiren iç sesimizi değiştirmenin tam vaktidir.

Bildiğimiz şudur, hayata ve kendimize dair inançlarımız düşüncelerimizi , düşüncelerimiz duygularımızı, duygularımız da davranışlarımızı belirler.
Henüz küçücük bir çocukken hakkımızda bir sürü yargıya varılır; çok ağlayan bebek, rahat büyüyen bebek, etrafına gülücükler saçan bebek, yabancıları yadırgayan bebek, çok akıllı, duygusal …. ve malum bilgi; bu gözlemler her yaşta artarak sürer ,yargıya dönüşür ve nihayet birer etiket olarak çocuğa adeta yapışır.

İnsan canlısı ilk yıllarında yakın çevresinden kendisine dair gelen her yorumu ‘ben böyle birisiyim” demek üzere bir sürü yargı ve tespit ile birlikte biriktirir. Bir an evvel nasıl birisi olduğunu bilmeye ihtiyacı vardır. Kendimiz ve dünya hakkındaki inançlarımızı sımsıkı korumak ve daima onların doğruluğunu kanıtlamak üzere çalışan beynimiz ise hangisi benim sağlıklı bir erişkin olmama engel olur diye bir muhakeme yapmadan çok yanlış olsalar bile kendi inanç ve kehanetlerini gerçekleştirmeye uğraşır.Ez cümle kendilik değeri denen bu mesele önemlidir ve ayarsızlığı kişilik sorunlarına kadar gider.

Yani sözün özü başımızı derde sokan bizi huzursuz ve mutsuz kılan huylarımız ve bakış açılarımız zamanında kendimize dair yanlış ezberlerimizden kaynaklanıyor olabilir ve iç sesimiz bize sürekli bu olumsuz mesajları fısıldıyor olabilir . Bu hatalı düşünceleri yakalamak daha işlevselleriyle değiştirmek iyi hissetmek yolundaki ilk büyük adım, kendini farketmek. Eni konu hayat dediğin, kendinden insan yaratma macerası, yol uzun, takılıp kalmamak, iyi kötü her ezberi elden geçirmek, değişip dönüşmenin mümkün olduğuna ikna olmak ve yol almak, geçmişin ezberi ile geleceğin belirsizliği dışında bugünde olmak önemlidir.

Olumsuz iç sesin sabotajlarına dikkat!! Yeni bir yıl kendimizin düşmanı değil dostu olmanın tam vaktidir.