REFLÜ 30- 40 YAŞ GRUBUNU TEHDİT EDİYOR

İç Hastalıkları Uz. Dr. Tülay Kadıoğlu, reflünün en sık görülen mide sorunları arasında yer aldığını belirterek, tüm nüfusun yüzde 30-40’ını etkileyen hastalığın, en sık 30-40 yaşları arasında görüldüğünü kaydetti.

Uz. Dr. Tülay Kadıoğlu, toplumda en sık görülen mide rahatsılığı olan reflüye, şişmanlık, karın içi basıncın artması, hamilelik, genetik yatkınlık gibi risk faktörlerinin etken olduğunu söyledi. Mide ve bağırsak sistemini etkileyen stresin yanı sıra beslenme alışkanlıklarının da reflü ataklarını tetikleyebildiğini kaydeden Uz. Dr. Tülay Kadıoğlu, reflü şikayetlerini azaltan ve reflü hastalarının yaşam kalitesini artıran önerilerde bulundu.

STRES VE BESLENME YİNE BAŞROLDE

Reflünün, mide içeriğinin, yukarıya doğru yemek borusuna geri kaçması olduğunu vurgulayan Uz. Dr. Tülay Kadıoğlu, “Bunun sonucunda midedeki asit ve pepsin yani midede proteinlerin sindirimine yardım eden madde, yemek borusunun alt ucunu tahriş etmekte ve yemek borusu kendini mide asidinden koruyamaz hale gelmektedir. Stresli iş ve yaşam koşullarının yanı sıra modern şehir hayatıyla birlikte geleneksel yemek tarzı da şekil değiştirmiştir. Ev yemeklerinin giderek daha az tüketilmesi, saati değişen öğünler, hazır gıdalar ve fast food tarzı yiyecekler, kahve, çay, gazlı içecekler ve sigara tüketiminin artması, reflü oluşumunda önemli etkenlerdir” dedi.

ÖNEMLİ SAĞLIK SORUNLARINA YOL AÇABİLİR

Dr. Tülay Kadıoğlu, reflü hastalarında ağıza acı su gelmesi, göğüs ağrısı, midede ekşime, yutma güçlüğü, öksürük ve ses kısıklığı gibi yaşam kalitesini düşüren sorunlar görüldüğüne işaret etti. Hastalığın tedavi edilmediği ve şikayetlerin kontrol altına alınmadığı durumlarda gece mide içeriğinin solunum yollarına kaçması ile ani uyanmalar, akciğer iltihabı gibi önemli sorunlar da ortaya çıkabildiğine değinen Dr. Tülay Kadıoğlu, “Mide içeriğinin yemek borusunu tahriş etmesine bağlı olarak reflü sorunu olanlarda özofagus kanseri riski de bulunmaktadır. Reflü sorunu olan kişilerin beslenme düzenleri, şikayetlerin kontrol altına alınması sağlar ve hastalığın, vücutta farklı organlara zarar vermesini önemli oranda engeller” dedi.

REFLÜ HASTALARINA ÖNERİ

Uz. Dr. Tülay Kadıoğlu, reflü hastalarının kahve, çikolata, baharat, gazlı içecekler, sigara, soğan, sarımsak, yağda kızartılmış yiyecekler, alkol, salça, domates, ekşili yiyeceklerden kaçınması gerektiğini ifade etti. Liften zengin gıdalar, elma, muz, brokoli, havuç, fasulye, kantaron yağı, papatya çayı, peynir gibi reflü şikayetlerini azaltan yiyecek ve içeceklerin tüketilmesini tavsiye eden Dr. Tülay Kadıoğlu, reflü hastalarına doğru beslenme için şu önerilerde bulundu:

“Tabağınızdaki porsiyonları küçültün, reflü şikayetlerini azaltan yiyecekler tercih edin ve mideyi gereğinden fazla doldurmayın. Bu durum, yiyeceklerin kolayca geriye kaçmasına sebep olmaktadır. Yemek yedikten sonra uyumayın. Yemek yedikten sonra en az iki saat kadar yatar pozisyonda olmamaya özen gösterilmelidir. Çünkü bu şekilde mide ile yemek borusu arasında olan açı kaybolmaktadır. Hızlı yemek yemeyin. Her lokmayı uzun uzun çiğnemek reflü hastaları için önemlidir. Ayrıca ayaküstü değil, oturarak yemek de etkili bir korunma sağlar. Yastık yüksekliğiniz 30 cm olsun. Gece boyu mide sıvısının geriye kaçışını engellemek için başın mide seviyesinden yüksekte tutulması gerekir. Kilo verin. Fazla kilo sorunu olan reflü hastalarının şikayetleri hem daha sık hem de daha şiddetli olmaktadır. Bu nedenle mutlaka ideal kiloda olmaya özen gösterilmelidir. Bol ve sık su için. Suyu gün boyu sık aralıklarla yudumlayarak tüketmek, şikayetleri azaltıcı bir etkiye sahiptir. Hareket edin. Akşam yemeği sonrası 15-20 dakikalık kısa yürüyüşler, rahatlatıcı özelliktedir ve hastalar için son derece faydalıdır.”