Ruh Eşinizi Seçerken Aramanız Gereken 13 Özellik
1- SAĞLAM BİR KİŞİLİK
Güvenilir ve dürüst olmalıdır. Yalan söylememesi, verdiği sözü yerine getirmesi gibi. Başkasına yalan söyleyen size de söyler, istediğini elde etmek için başkasını kullanan sizi de kullanır. Kişilik bozukluğu olan bireyleri tanımak kolay olmaz; toplumda kabul gören bir dış görünüşü olabilir. Sizin veya başkalarının güvenini kazanmada ustalaşmıştır. Tatlı dillidir. Büyüleyici sözler söyleyebilir. İstediğini elde etmek için ne diyeceğini çok iyi bilir, eğlenceli ve samimi davranabilir. O nedenle fark edilmeleri zordur. Ama evlendikten sonra(istediğini elde edince) birden değişmeye başlar. ”Evlendikten sonra düzelir, ben değiştiririm” gibi sözlerle kendinizi kandırmayın. Çünkü sizin onun üzerindeki etkiniz azalır, onun da sizin için kendini düzeltme güdüsü düşer.
2- ÖZDEĞERİNİ ALGILAMA YETENEĞİ
Kendimle ilgili ne düşünüyorum? Nasıl biriyim? Diğer insanlarla ilişkim nasıl? Başarı ve başarısızlıkla nasıl baş ediyorum?
Öncelikle kendi ruh sağlığınızdan emin olmanız gereklidir. Kendi sorunlarınızı çözmeden bir ilişkiye girerseniz, ilişkiniz yalnızca kendinizi tamamlama çabalarınızdan öteye gitmez. Öz güveniniz yoksa kendinizi onaylatmak için başkasına bağlanırsınız.
Duygusal olarak sağlıklı kişileri nasıl tanırsınız?
– gözlerinize bakarak konuşurlar
– sohbette strese kapılmazlar
– sizin sözleriniz üzerinde düşünürler ve öyle yanıtlar
– fikir ayrılıklarında saygılıdır
– illa da üste çıkmaya çalışmaz
– savunmaya geçmez
– konuşmaları hızlı ve yüksek tonda olmaz
– siz konuşurken hevesle dinler
Öz güveni az olan kişiler genelde çekingendirler ya da fazlaca böbürlenirler, kendini över, zorba davranışlarda bulunurlar. Öfke patlamaları sık yaşar, küfürlü konuşmalar sergilerler.
3- ÖFKE DENETİMİ
Bireyler evlilik öncesi flört döneminde öfkelerini denetlemeyi öğrenmelidirler. Kavgalarını başarıyla çözümleyebilmelidirler. İyi evliliklerde çiftler; kişisel doğrularından ödün vermeden idare etmeyi öğrenmişlerdir. Partneriniz öfkesini kontrol etmeyi öğrenmiş olmalıdır.
Çözümlenmemiş öfke kişinin bağışıklık sistemini zayıflatır. Bazın insanlar öfkeyi kendilerine yöneltirler, kendilerini suçlar veya kendilerini çaresiz hissederler. Öfkenizi gerçekten kontrol edebilirsiniz. Bunun kilit noktası, kendinizi doğru biçimde algılamanız ve kuvvetli bir öz güven duygusu yaratmanızdır. Çatışma hattını seçerken dikkatli olun, bu çok önemli mi? Karşı karşıya gelmeye değer mi?
4- ELE AVUCA SIĞMAZLIK
Böyle kişiler enerjilerini son kertesine kadar tüketirler, hiç bir şeyden memnun olmazlar, zor mutlu olurlar, hep uç noktalarda gezerler, hayatta nereye gitmek istediklerini ve ne yapmak istediklerini bilmezler. Dengesiz bir kişiliğin kıyılarında kararsızca gezinirler. Delilik sınırına yakın bir kişiyle uğraşmak zordur. Bir cümleyle onları açıklayacak olursak: ” Senden nefret ediyorum- ne olur beni bırakma.”
5- AİLE KONUSUNDA UZLAŞMA
Evlenince çocuk sahibi olmak istiyor mu? Ya da kaç yaşında çocuk sahibi olmak ister? Sizin DNA’nızı taşımayan çocuğa ebeveyn olmak ister misiniz?
6- AİLE GEÇMİŞİ
Partnerinizin ailesinin ilişki ve iletişim biçimi, aile içindeki çatışmaları çözme becerileri, sorunları ele alış şekli, bir arada iken birbirlerine yaklaşımı önemlidir. Hepimiz aile içinden öğrendiğimiz davranış kalıpları ile yetişiyor ve kendimiz için ”doğru” olarak tanımladığımız şeyleri aile yaşantımızda öğreniyor ve davranışa geçiriyoruz. Bu sebeple, karşıdaki aileyle ilişki içinde olmalısınız ve onları gözlemleyebilmelisiniz. ”Sağlıklı olmayan aileler, yeni sağlıklı olmayan ailelerin olmasına sebep olacaktır.” ”Unutmayın! Bir tek kişiyle evli olmazsınız, onun ailesiyle de evlisinizdir.” Olası eş adayının ailesini araştırın. Birlikte olduğunuzda aile fotoğraflarına bakın, birbirleri ile ilişki ve iletişim biçimine dikkat edin, ailenizle benzer ya da farklı dini inançlarına sahip olup olmadığını gözlemleyin. Eş adayınızın ailesinin sorunları çözme biçimine bakın. Karşılıklı olarak aileleriniz hakkında düşüncelerinizi samimiyetle ama karşıdakini kırmadan paylaşın. Ailelerinizin ikisine de onlara önem verdiğinizi gösterin.
7- BENZER ENERJİ SEVİYELERİ
Bireylerin birbirine yakın enerji seviyeleri olan ilişkiler daha başarılı olur. Biri oldukça enerjik, diğeri yatağa bile gitmekten bile üşeniyorsa sorunlar başlar. Unutmayın! Düşük enerji zayıf bir ruhsal yapıya dayanmaktadır.
8- RUH HALİNİ YÖNETMEK
Ruh hali değişimini uçlarda yaşayanlarla baş etmek oldukça zordur. Ani öfkelenmeler, nedeni bilinmeyen/anlaşılamayan sinirlilik-sakinlik durumu. Ruhsal iniş-çıkış halinin yoğun yaşanması. Bir gün size deli gibi aşık, göklere çıkaran biri ertesi gün, olan olumsuzluğu sayıyor. Ruhsal tutarsızlık ilişkide uyumu bozar.
9- TUTKU
Yüksek motivasyona sahip rekabetçi, gayretçi bir insan her durumdan memnun olan ”bırak herşey olacağa yere varır” diyen bireyle beraber olmaktan hoşlanmaz. Tutku düzeylerindeki farklılık ilişkinin ilerleyen dönemlerinde sorunların çıkmasına sebep olur. Kimisi çocuklarına tutku ile bağlıdır, kimisi işine tutku ile bağldır. Her iki çift de hırs konusunda uyumlu olmalıdır.
10- İLETİŞİM
Genelde çiftler; sanki karşısındaki onun düşüncelerini okuyormuş gibi, kendisi birşey anlatmadan kendisini anlamasını/anlaşılmayı bekler. Karşımızdakinin, bizim ne düşündüğümüzü ve ne hissettiğimizi anladığını var sayarız. Oysa iyi bir iletişimde karşımızdakine ne düşündüğümüzü ve hissettiğimizi açık bir şekilde söylemeliyiz. Ve o zaman çiftler arasında sağlıklı iletişim gelişir ve birbirlerinin ne zaman, nasıl tepki vereceklerini önceden kestirmeye başlarlar ve uyumluluk artar.
Kendi içinizdeki olup biteni anlayıp sonra da onu karşınızdaki kişiye doğru ifade etmeyi öğrenirseniz ilişki sağlıklı yürür. Sorunlar daha aza indirgenir. Bazen duyarsınız ”Birbirimizi seviyoruz ama ilişkimiz yürümüyor, anlaşamıyoruz….” Buradaki sorun kendilerini ifade edebilme yeteneklerini geliştirememeleridir.
11- ÇATIŞMALARI ÇÖZÜMLEME
En uyumlu çiftlerde bile zaman zaman çatışmalar olacağı için çiftler çatışma çözme becerilerini geliştirmelidirler. Her birinin diğerinden farklı tecrübeleri ve fikirleri vardır ve bu farklılıklar çatışmaları doğurur. Çatışmayı çözmek için verdikleri çaba onları güçlendirir ve onların daha iyi insan olmalarını sağlar.
12- SOSYALLİK
Çiftlerden biri dışarı çıkmak , başkaları ile vakit geçirmekten hoşlanırken; diğeri sadece evde oturmayı veya sadece eşiyle zaman geçirmek isteyebilir. Eşin aşırı sahiplenici, sosyalleşmeye izin vermeyen bir yapıda olması ilişkiyi zedeleyebilir, birbirlerine saygı ve anlayış gösteremeyeceği için, bir arada iken sorun yaşayabilirler.
13- UYUM SAĞLAMA YETENEĞİ
İlişki sürecinde değişim kaçınılmazdır. Hayatta bazen felaketlerle karşılaşılır; deprem, ölüm gibi ya da yeni durumlar ortaya çıkar; evlilik, doğumluluk, yaşlılık gibi. Tüm bu durumlarda partnerinizin ve sizin uyum sağlama becerisinin kuvvetli olması gerekir. Geliştirilebilen bir yetenektir. İnsanlar farklı durum ve olaylarla karşılaştıkça ve yeni deneyimler edindikçe, yeni bir duruma uyum sağlayabilme yeteneği de artar. Öz güveni yüksek olan bireylerin uyumluluk düzeyi de yüksek olur.
Instagram: instagram/volkanpelenk